Çocuklarımızın bize ihtiyacı var. İhtiyaçları olduğu anda onlara vakit ayırmamızı, büyük-küçük sorunlarına tam olarak konsantre olmamızı bekliyorlar. Özellikle teknolojiye daha çok gömüldüğümüz bugünlerde çocuklarımıza ayırmamız gereken zaman da daha değerli bir hal alıyor.
Bu iş sanıldığı kadar kolay değil biliyoruz. Tüm gün ofiste zaman geçirip, sonra çocukların okul ve yemek işleriyle ilgilenmek, onlarla kaliteli zaman geçirmeye çalışmak, huzurlu bir evlilik yürütmek… Daha bağlı, güçlü ve mutlu aile bağları kurmak için işte birkaç küçük ipucu…
1. Birebir zaman ayırın
Ailenize ayırdığınız zamanlar değerlidir, özellikle çocuklar ebeveynlerinin onlarla birebir ilgilenmesini bekler. Nasıl ki bir evliliğin oturması için baş başa geçirilecek özel zamana ihtiyaç vardır; çocukların da aileleriyle baş başa vakit geçirmeleri, sevildiklerini ve anlaşıldıklarını hissetmeleri gerekmektedir.
2. Onların iç dünyasını keşfedin
Çocuklarınızın aklından neler geçtiğini, iç dünyasını, hissettiklerini anlayabilmeniz için çocuklarınızla birebir vakit geçirmelisiniz. Çoğu çocuk, özellikle hassas olanlar, size kendi iç dünyalarını siz soru sormadıkça açmaz. Eğer sık sık çocuğunuzla birlikte özel ve kaliteli zaman geçirirseniz o da duygu ve düşüncelerini sizinle paylaşmaktan çekinmeyecektir.
[notification type=”notification_info” ]Bunu da okuyun: Çocuklarda Disiplin İçin Kullanabileceğiniz 6 Etkili Cümle/a>Bazen çocuğunuza doğru davranışla ilgili çok fazla şey söylemek esasında işleri daha da karmaşıklaştırır. Bu nedenle basit ve kısa cümleleri deneyin.[/notification]
3. Onlara minnettarlık duygusunu öğretin.
Yetişkinler olarak minnettarlık/şükretme duygusunun günlük hayattaki önemini hepimiz biliyoruz. Bu duyguyu çocuklarımıza da öğretmeliyiz. Çünkü bu sayede hayatlarında az ile yetinmeyi, şükretmeyi ve hayata daha pozitif bakmayı öğrenecekler.
4. Haftada bir gün onunla yemek yiyin
Eskiden aileler her gün üç öğün yemeği de birlikte yiyebiliyordu. Şimdi öyle mi? Ya çocuklar dışarıda oluyor ya anne babaların bir işi çıkıyor. Siz yine de en az bir öğünü çocuklarınıza ayırın ve birlikte sofraya oturun.Sofrada çocuklarınıza o gün okulda/arkadaşlarıyla ne yaptığını sorun, çocukluğunuzdan hikayeler, fıkralar anlatın. Birlikte oyun da oynayabilirsiniz. Bu keyifli zamanı güzel ve verimli değerlendirmek sizin elinizde!
5. Yemek sofrasında telefonu yasaklayın
Telefonlar hiç kuşkusuz artık hayatımızın hatta neredeyse vücudumuzun bir parçası gibi oldu ama gözümüzü ondan alamıyor ve sofrada ailecek muhabbet etmekten çok telefonlarımıza gömülüyorsak alarm zilleri çalıyor demek! Herkesin tanıdık olduğu bu tabloya izin vermeyin ve ailecek bir karar alarak sofrada telefonu yasaklayın. Baktınız hiç olmuyor, en azından bir hafta bu kuralı uygulayın, aranızdaki iletişimin nasıl değiştiğine siz de şaşıracaksınız!
6. Gece çocuklarınızın yanına uzanın
Gün bitmiş, çocuklarınız yemeklerinizi yiyip banyosunu yapmış ve uyku vakti… İşte en tatlı zaman! Onun yanına uzanın ve gününün nasıl geçtiğini anlatmasını isteyin. Aranızda duygusal bir bağ kurabileceğiniz bu anlar sayesinde çocuklar, anne babalarının yanlarında olduğunu bilir ve güvenle uykuya dalarlar.
7. Sık sık ama kısa yolculuklar planlayın
Günlük hayatın koşturmasında biraz yavaşlamanızı sağlayacak şeylerden biri de evden uzaklaşarak sevdiklerinizle kısa bir tatil yapmaktır. Bir yere giderken plan yapmayı ve yanınıza alacaklar listesi yapmayı bir kenara bırakın ve doğal bir şekilde stressiz yola çıkın. Çocuklarınızla birlikte çıkacağınız bu yolculuk uzun olmak zorunda değil, bir hafta sonu kalabileceğiniz, şehirden uzak kısa mesafeler seçin. Örneğin İstanbul’da oturanlar için Abant, Şile, Ağva yakın mesafe gidebileceğiniz yerler arasında. Sadece bir hafta sonu bile olsa birlikte doğada, şehirden uzak geçireceğiniz bu keyifli kısa yolculukları çocuklarınız hiç unutmayacaktır.
8. Telefonunuzu, tablet ve bilgisayarınızı bir süre yanınıza almayın
Telefona bu kadar bağımlı hale geleceğimizi nereden bilebilirdik? Şimdi onlar olmadan dışarı bile çıkamıyoruz. Aslında telefonunuz ve tabletiniz olmadan da bir süre dayanabilirsiniz. Evet, bunu denemeye değer. Sürekli bir ekrana bağlı kalmak insanda ister istemez bir bağımlılık yaratıyor. Sanki telefonumuz olmadan bir parçamız eksik gibi hissediyoruz. E-postalarınızı kontrol ederken kendimizi sosyal medya hesaplarımızda gezinirken buluyoruz. Tabi bu da çocukların “telefonu bırak artık” uyarılarına neden olabiliyor. Evet, bunu sadece çocuklar değil yetişkinler de yapıyor. Çocuklarınızla olduğunuz zamanlarda telefonunuzu bir kenara bırakın ve onlarla ilgilenin; kafanızın boşaldığını ve rahatladığınızı hissedeceksiniz.
[gg_banner name=”start-shopping” type=”responsive” width=”100%” height=”500″][/gg_banner]